YA KOLLEKTİF KÜRD LİDEERLİĞİ yada KADIN KÜRD LİDERLİĞİ İSTİYORUZ

--- Ümmetin efendilerine sadakati önceleyen ÜMMETÇİ-İSLAMİST erkek kürd liderlerle ve teslimiyetçi sahte-devrimci kürd liderlerle karşı karşıyayız! Bu liderlerin halkımızı sahte vaatlerle oyalarken işgalcilerle nasıl el ele çalıştıkları artık açıkça görülmelidir.

Eski kürd erkek liderlerin %99'u islamist (ümmetçi ulusal-hain) idi.
Bugünküler de hala aynı tas aynı hamam.
Ya ümmetçi-islamist yada sahte-devrimcilerdir HEPSİ.
Keşke kadın kürd liderlerimiz olsaydı.
Kürd kadınları kürd erkeklerden daha güvenilir, dirayetli, sağlam ve değerli olduğunu tarihte ispatlamıştır zaten.

--- Evet ya KOLLEKTİF KÜRD LİDERLİĞİ yada KADIN KÜRD LİDERLİĞİ istiyoruz!

SAHTE KARDEŞLİK YALANLARI VE KÜRD HALKINA KURULAN TUZAKLARA BAKIN

Kürd halkının tarihi, ihanetin ve sömürgeciliğin kanlı sahneleriyle doludur. Bugüne kadar, halkımızın başına musallat edilen ümmetçi-feodal, işbirlikçi, ulusal-hain erkek liderler ve onların teslimiyetçi politikaları, mücadelemizi sürekli baltalamıştır. Kürdistan'ın dört bir yanında aynı senaryo tekrar tekrar sahneleniyor: Sahte kardeşlik sloganlarıyla halkımız aldatılıyor, işgalciler tarafından yönlendirilen işbirlikçiler eliyle yanlış yollara sürükleniyor. Bu düzenin devam etmesini sağlayan en büyük etkenlerden biri de kürd liderlerinin büyük çoğunluğunun ümmetçi, milliyetsiz ve teslimiyetçi islamist bir anlayışa sahip olmasıdır. Geçmişte olduğu gibi bugün de, kürd halkının gerçek milli özgürlüğünü savunmak yerine, ümmetin efendilerine sadakati önceleyen liderlerle karşı karşıyayız. Bu liderlerin halkımızı sahte vaatlerle oyalarken işgalcilerle nasıl el ele çalıştıkları artık açıkça görülmelidir.

Tarih boyunca kürd kadınları, erkek liderlerin ihanetine ve pasifliğine karşı güçlü bir duruş sergilemiştir. Kürd kadınları yalnızca savaş meydanlarında değil, toplumsal ve siyasal alanlarda da büyük bir mücadele örneği sergilemiştir. Örneğin, Mina Xan, Mahabad Kürd Cumhuriyeti'nin en önemli figürlerinden biri olarak, yalnızca bir liderin eşi değil, aynı zamanda halkının sesi olmuştur. Onun çabaları, kürdlerin politik haklarını savunmada büyük rol oynamıştır. Leyla Qasim, Kürdistan davası uğruna Baas rejimine karşı hayatını seve seve feda eden bir kadın olarak, kürd halkının özgürlüğü için korkusuzca mücadele etmiştir. Margaret George Shello gibi kadınlar da, ÜMMETÇİ-İSLAMİST, geri ve feodal-eril iktidarın teslimiyetçiliğine karşı cesaretle savaşmış, kürd halkına ilham kaynağı olmuşlardır. Zarife Xan, eşi Alişer Efendi ile birlikte Koçgirî kıyamı'nda kürd direnişinin öncü isimlerinden biri olmuş, işgalcilere karşı son nefesine kadar savaşmış ve korkusuzca şehadeti göze almıştır. Zarife Xanim, işgalciler tarafından yakalandığında bile teslim olmayı reddetmiş, kürd kadınının asla boyun eğmeyeceğini dünyaya göstermiştir.

O halde, ya kollektif bir kürd liderliği ya da kadın kürd liderliği ön plana çıkmalıdır!

Ümmetçi-islamist, geri-feodal, sahte-devrimci erkek egemen politikalar, kürd halkını ya sahte devrimcilerin ya da ümmetçi hainlerin elinde bir oyuncak haline getirdi. Eğer yeni bir çıkış yolu istiyorsak, tarihten ders çıkarmalı ve kürd kadınlarının liderliğinde halkımızın kaderini yeniden şekillendirmeliyiz. Artık teslimiyetçi, koltuk sevdalısı ümmetçi-islamist, sahte-devrimci erkek liderlerden medet ummak yerine, halkımızın geleceğini gerçekten düşünen ve bu uğurda hiçbir engel tanımayan mücadeleye önderlik edecek bir sistem inşa etmek zorundayız. Kürd kadınları, erkeklerin korkakça kaçtığı meydanlarda tarih yazdı ve yazmaya devam edecek!

Goran Candan