~ NEWROZ ~
Newroz sadece kürd yeni yılı DEĞİLDİR. Newroz aynı zamanda kürd milli bayramıdır
Kürd yeni yılı başka bir kürd takvimine göre 13 ocak'tır.
Newroz boyunduruğa işgale köleliğe karşı direnişin adıdır.
Newroz sinsi işgal sömürgecilik ve ırkçılık ideolojisi demek olan halkların ve ümmetin kardeşliği değil Kürdlerin Kardeşliği'dir

 

Home  |  Destpêk  |  Ana Sayfa


 

 

 

 

Agirê Newroz'ê gurr e

NEWROZ KÜRDLERİN YARATTIĞI BİR İLK UYGARLIK GELENEĞİDİR


1- Newroz: YENİ YIL'ın ilk ayıdır.
2- Newroz: KÜRDLERİN ULUSAL BAYRAMI'dır.
3- Newroz KÜRDLERİN Mezoptamya bölge halklarına HEDİYE ETTİĞİ bir ŞENLİK ve BAYRAM GÜNÜ'dür.


Newroz geleneği ne farsların, ne afganların, ne asurların geleneğidir, fakat kürdlerin yarattığı ve bu halklar arasında yerleştirdiği bir KÜRDİ GELENEK’TİR.

Bugün farslar, tacikler, afganlar, asurlar (akitu) ve Ön Asya'nın daha başka halkları Newroz'u kutlayabilir ama bu Newroz'un onların geleneği olduğu anlamına gelmiyor. Çünkü Newroz geleneği'nin kürdler tarafından başlatıldığı konusunda etimoloji ve arkeoloji tarafından kuvvetli emareler var elimizde.

Dilbilimci Ali Karduxos: ''Newroz bayramı, toprağı ilk ekenlerin, yılın 12 ay olduğunu hesaplayıp, hangi ayda tohumun toprağa konması gerektiğini, tohumun hangi ayda yeşerdiğini bulanların bayramıdırr. Newroz Neoliti Devrimi yapan cografyadakilerin yarattığı bir gelenektir, bir bayramdır. Buda kürdçe'mizde NÛ-NEW ile RO-ROJ kelimelerinden anlaşılmaktadır. Bu olgu arkeolojik bulgulardan da ispatlanmaktadır. Arkeologlara göre ilk toprak ekimi, buğday, arpa, mercimek, nohut, bezelye Kürdistan coğrafyasında ekilmiştir. (Bakınız Science Dergisi 1997.11.14).  Bu olay  Dilbilimi (etimoloji) ile de doğrulanmaktadır. Tohumu ilk toprağa koyanlar, bir yılda gökteki ayın 12 kez dolup boşaldığını görerek keşfetmişlerdir. Mevsimin aylarını bilmek ekim yapmak için zaruridir. Eski takvimlerde mart (Newroz) ayı birinci aydır.'' diye yazıyor.

Kürdlerin ataları tarihte ilk tarım ve hayvan besleyici üreticiler idi ve bu her iki üretim sanatı medeniyeti doğurmuş bir sanat ve kültürdür. Kürdler asurlulardan çok önce yerleşik olup ekim ve hayvancılık sanatı icra ettikleri tarihçiler tarafından da iddia edilmektedir. Örneğin İsveçli tarihçi Carl Elof Svenning ‘’Kürdler Asya'nın çiftçileri ve hayvan ürünleri üreticisi olarak Asya'nın ekonomik hayatında önemli bir rol oynamışlardır - Bu rolü çok eski çağlardan beri oynamış olmaları lazım. Belki bir zamanlar asurlulara atı kürdler tanttı. Ve kürdler hala da belli ölçüde at beslerler'’ (1964) diye yazıyor. Rus tarihçi Diyakonov: "Kürdler, Buğday bitkisini keşfederek bu bitkiyi dönüştürüp insanlığın ana besini haline getirdiler. Bu buluşları insanlık tarihine büyük hizmet etti. Kürdler komşu haklarını tanıyan ilk millettir. Eski tabletlerde bu açıkça görülür." (1915-1999).

Yine rus tarihçi Basil Nikitin: Bazil Nikitin: “kürdler çok başarılı ekicilik yapan iyi tarımcıdırlar. Hakkari dağlık bölgesinde bile taraça taraça dizilmiş tarlalar halinde,
çok iyi planlanmış ve bakımlı sulama sistemiyle tarım yaparlar.” (1880), diye yazmış.

Newroz bütün dünya kürdleri arasında en geniş, en büyük ve en görkemli bir şekilde kutlanmaktadır. Newroz, tarım ve çiftçilik kültürünün yayılması sonucu Yakın Doğu'nun tüm halkları arasında yayılan bir Kürt Bayramı'dır. Newroz geleneğinin öz be öz ve sadece bir kürd geleneği olduğunun bir diğer kanıtı da: Newroz’un kürdler tarafından her yıl hiç eksilmeyen ve hatta giderek artan bir coşkuyla KİTLESEL olarak kutlanmasıdır. Newroz Yakın doğu halklarına verilmiş bir kürd medeniyet geleneğidir. Newroz boyunduruğa işgale köleliğe karşı direnişin adıdır. Newroz türk, arab ve fars işgalciliğine karşı kürd direniş ve bağımsızlık mücadelesinin güçlü bir sembolü haline gelmiştir bugün.

Sonra Newroz mitoloji değil, yaşanmış bir olaydır.

 

***



NEWROZ IS A FIRST CIVILIZATION TRADITION CREATED BY THE KURDS

1- Newroz: It is the first month of the NEW YEAR.
2- Newroz is a FESTIVAL and FESTIVAL DAY GIVEN by the KURDS to the people of the Mesoptamia region.
3- Newroz: IT IS THE NATIONAL HOLIDAY OF THE KURDS.

The Newroz tradition is neither the tradition of the Persians, nor the Afghans, nor the Assyrians (Akitu), but it is a KURDISH TRADITION created by the Kurds and spread and established itself among these peoples.

Today, Persians, Tajiks, Afghans, Assyrians (Akitu) and other peoples of Near East may celebrate Newroz, but this does not mean that Newroz is their tradition. Because we have strong indications from etymology and archeology that the Newroz tradition was started by the Kurds.

The linguist Ali Karduxos: ''The Newroz holiday is the holiday of those who first planted seed in the soil, calculated that the year has 12 months, and found out in which month the seed should be placed in the soil and in which month the seed would grow. Newroz is a tradition and a holiday created by those in the region who made the Neolithic Revolution. This is understood from the words NÛ-NEW and RO-ROJ in Kurdish. This phenomenon is also proven from archaeological findings. According to archaeologists, the first soil cultivation, wheat, barley, lentils, chickpeas and peas, were planted in the Kurdistan region. (See Science Magazine 1997.11.14). This phenomenon is also confirmed by Linguistics (etymology). Those who first planted the seed in the ground discovered it by seeing that the moon in the sky fills and empties 12 times in a year. Knowing the months of the season is essential for planting." In old calendars, March (Newroz) is the first month," he writes.

The ancestors of the Kurds were the first agricultural and animal feeding producers in history, and both of these production arts are an art and culture that gave birth to civilization. It is also claimed by historians that Kurds were settled long before the Assyrians and practiced the art of cultivation and animal husbandry. For example, Swedish historian Carl Elof Svenning said, "The Kurds have played an important role in the economic life of Asia as farmers and producers of animal products - they must have played this role since ancient times." Perhaps Kurds once introduced horses to the Assyrians. And Kurds still keep horses to a certain extent” (1964). Russian historian Diyakonov: "Kurds discovered the wheat plant, transformed this plant and made it the main food of humanity. These inventions served the history of humanity greatly. Kurds are the first nation to recognize the rights of neighbors. This is clearly seen in the old tablets." (1915-1999).

Again Russian historian Basil Nikitin: “Kurds are good agriculturalists who cultivate very successfully. Even in the mountainous region of Hakkari, there are fields lined up in terraces,
“They farm with a very well-planned and well-maintained irrigation system.” (1880), he wrote.

Newroz is celebrated in the widest, largest and most magnificent way among the Kurds of the world. Newroz is a Kurdish holiday that spread among all the peoples of the Near East as a result of the spread of agriculture and farming culture. Another proof that the Newroz tradition is essentially and exclusively a Kurdish tradition is that Newroz is celebrated MASSLY by the Kurds every year with an unabated and even increasing enthusiasm. Newroz is a Kurdish civilization tradition given to the peoples of the Near East. Newroz is the symbol of resistance against oppression, occupation and slavery. Today, Newroz has become a strong symbol of the Kurdish resistance and struggle for independence against Turk, Arab and Persian occupation.

Newroz is not a mythology, but an actual event.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 




Den grymme kejsaren Dehaq

(Bild: ur en teater pjäs om Nrewoz)

Newroz means (new+day) in Kurdish. Celebration of Newroz is the arrival of spring and is the Kurdish National day.

In the Kurdish legend, the holiday celebrates the liberation of the Kurds from an Assyrian tyrant, 612 BC and it is a solidarity and struggle day for the Kurdish independence and freedom  cause.
The celebration coincides with the March equinox which usually falls on 21 March and is usually held between 20 and 21 March. The festival has an important place in terms of Kurdish identity for the majority of Kurds. Though celebrations vary, people generally gather together to welcome the coming of spring; they wear traditional coloured Kurdish clothes, cooking Kurdish food with the spring ingredients, eat and dance together, light fires to dance around and jump over the bonfire, play Kurdish games,


Mythology

The arrival of spring has been celebrated in Kurdistan since neolithic times. The root of this story goes back to ancient Proto-Kurdish legends, retold in General History by scientist Dinawari, The Meadows of Gold by Muslim historian Masudi,  the Shahnameh, a poetic opus written by the Ferdowsi around 1000 AD, and the Sharafnameh by the medieval Kurdish historian Sherefxan Bidlisi.

Dehaq (Zahak) who was an evil Assyrian king who conquered Asia Minor from the Kurds had serpents growing from his shoulders. Dehaq rule lasted for one thousand years; his evil reign caused spring to no longer come to Kurdistan. During this time, two young men were sacrificed daily and their brains were offered to Zahak's serpents in order to alleviate his pain. However, the man who was in charge of sacrificing the two young men every day would instead kill only one man a day and mix his brains with those of a sheep in order to save the other man. As discontent grew against Zahak's rule, the nobleman Fereydun planned a revolt. The revolt was led by Kawa (in the Ossetian language, Kurdalægon), a blacksmith who had lost six sons to Dehaq The young men who had been saved from the fate of being sacrificed (who according to the legend were the Kurds. were trained by Kawa into an army that marched to Dehaq's castle where Kawa killed the king with a hammer. Kawa is said to have then set fire to the hillsides to celebrate the victory and summon his supporters; spring returned to Kurdistan the next day.

March 21 is traditionally marked as the day that Kawa defeated Dehaq. This legend is now used by the Kurds to remind themselves that they are a different, strong people, and the lighting of the fires has since become a symbol of freedom. It is a tradition to jump across a fire at Newroz.

 

 


Ordet newroz är ett kurdiskt sammansatt ord och består av två ord: new + roz, det vill säga; ny dag är den kurdiska natıonaldagen, vårdagjämningen.

Traditionen att fira Newroz har sina rötter långt före tiden Kristus.
Den gamla kurdiska tideräkningen börjar 612 f Kr.

Det historiska Kurdistan är en alldeles unik geografi i mänsklighetens
historia i och med den är platsen där människan för första gången
odlade växter, tämjde djur,
utvecklade konsten att göra ost och andra kunskaper och färdigheter.
Matlagningskonsten och kulturen utveclades
här och man byggde de första bostäderna här, kort sagt; civilisationens grogrund.

Den kurdiska nationaldagen börjar kvällen 21 mars till
22 mars. Firandet har sina rötter flera tusen år tillbaka
till kurdernas förfäder, till mederna.

 

 


~ OM LEGENDEN NEWROZ ~

Enligt legenden var det en grym assyrisk kejsare som hette Dehaq som varje
dag dödade två små pojkar från det kurdiska folket som bodde
i bergen. Dehaq använde barnens hjärna som medicin som skulle bota en ovanlig och svår sjukdom som han hade drabbats av; enlıgt legenden två ormar hade vuxit på hans axlar.

Den kurdiske smeden Kawa gjorde uppror mot den grymme kejsaren.

Kvällen den 21 mars, tände
Kawa en eld i berget som var ett tecken på
att hans väntande armé skulle storma kejsarens palats.

Smeden Kawa vann slaget mot kejsaren och den dagen
blev hans folk kurderna fria frğn den grymma kejsaren. Därav började en ny dag; new roz
kurdernas frihetsdag från det oerhörda förtrycket
som kejsaren Dehaq utövade på Kawas folk.

Sedan den dagen firar det kurdiska folket Newroz som första dagen i frihet,
årets första dag, eftersom Kawas segerrika
upprorsdag räknades som dag 1. Det är den första dagen efter befrielsen
från det stora förtrycket; 612 f Kr.

Newroz är idag en ledstjärna i det kurdiska folkets strävan
i kampen för befriselse från förtryck, strävan för oberoende, demokrati, fred och frihet. Det kurdiska folket har haft ett tungt ok att bära och kämpat länge mot det religion(islam)maskerade turk-arabiska och persiska stormaktschauvenismen, kolonialismen, nationalismen, expansionismen och rasismen.

Med ännu en ny Newroz skrider vi varje år framåt mot nya
fria och fredliga Kurdistan och Mellanöstern.

Under newroz festligheterna, klär man sig med sina vackraste kläder. Man lagar festmat, mest grönsaksrätter. Den färska maten som läggs fram symboliserar det nya året. Det läggs fram även torkade frukter och nötter som en symbol för det gamla och förlägade och gångna året.



"Newroz är ingen mytology utan en sann historisk händelse" säger den kurdiske historieprofessorn Kadri Yildirim

 

Newroz a Akre 2017, Başûrê Kurdistanê

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Newroz eve, 2018 Amedî

Newroz sümerler'in Bahar Bayramı ''Akitu''dan da çok önceleri kutlanan
Kürd Töresel ve Ulusal Kürd Bayramı'dır.

Newroz 21 Mart günü kutlanır.
Lütfen bir veya birkaç gün önceden kutlayıp
bu önemli günün anlamını da HİÇLEŞTİRMEYİN!

 

 

 

 

 

21 Adarê.. roja Newroz’ê ye.
Roja Cejna toreyî û millî ya kurda:
NEWROZ PÎROZ BE !

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

31 Ağustos Dahhak'tan Kurtuluş Bayramı

“Kürdler Damawand’da Pers ülkesinin zalim Dahhak’tan kurtuluşu anısına her yıl Bayram düzenler. Buna ‘Ayd-i Kurd’ diyorlar.”

J. Justinian Morier (1782-1849) Second Journey Through Persia, S.357

 

 

 

 

 

 


Newroz mitoloji değil yaşanmış bir olaydır!

newroz-kawa-kurd.htm

Prof. Kadri Yıldırım: Newroz mitoloji değil yaşanmış bir olaydır!


Popüler tekstler, M. Ö. 612'de Demirci Kawa’nın zalim Dehhak’a karşı ayaklandığını ve zulmüne son verdiğini aktarırlar. Kawa ve isyancılar, Dehhak’ın sarayını yakarak, Newroz’un -yeni günün- haberini verir. O günden bu yana 21 Mart Kürdistan ve İran sınırlarında yaşayanlar için ulusal gün olarak kabul edilir.

"Newroz är ingen mytology utan en sann historisk händelse" säger den kurdiske historieprofessorn Kadri Yildirim

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Newroz mitoloji değil yaşanmış bir olaydır

 

Prof. Kadri Yıldırım: Newroz mitoloji değil yaşanmış bir olaydır!

''Barzan mıntıkası medresesi, sadece Kur'an, Hadis, Fıkıh, Kelam, Arabça,
Sarf-Nahiv (Dilbilgisi) vs.okutulan bir kurum değildir. Kürdlüğü de
üreten, dili, kültürü nesilden nesile aktaran bir kurumdur.

Şüphesiz Medrese'de, Kürdlük diye bir ders yoktur. Bu Barzan Medresesi çevresinde gelişen insan ilişkilerinin yarattığı bir ortamda üretilen
duygular ve düşüncelerdir. Medresede Ahmede Xani, Meleya Ciziri gibi derslerde yoktur. Ama Medresede,özellikle Barzan medresesin de eğitim görenler, Ahmede Xani, Meleya Ciziri, Feqiye Teyran, Haci Qadire Qoyi gibi Kürd düşünürlerle muhakkak karşılaşır. Medrese'nin
Kürd okulu olduğu besbellidir.

Şurası önemli bir gerçektir. Barzaniler Osmanlı yönetimiyle her zaman anlaşmazlık içinde olmuştur. Bu anlaşmzlık sürecinde, Kürdlük
ve Kürd değerleri her zaman ileri sürülmüştür. Bu bakımdan bu ilişkileri Şeyh Abdulselam Barzani I dönemine (ö.1874) hatta Şeyh
Tacettin Barzani dönemine (1850'liler) kadar götürmek mümkündür.
(Kadri Yıldırım - Kürd Medreseleri, Kürd Alimleri Cilt 2 sayfa 107,116)

 

 



 

 

- Use Google Translate to read in your language!


Popüler tekstler, M. Ö. 612'de Demirci Kawa’nın zalim Dehhak’a karşı ayaklandığını ve zulmüne son verdiğini aktarırlar. Kawa ve isyancılar, Dehhak’ın sarayını yakarak, Newroz’un -yeni günün- haberini verir. O günden bu yana 21 Mart Kürdistan ve İran sınırlarında yaşayanlar için ulusal gün olarak kabul edilir.

 

 

Bu popüler anlatımların günümüze dek gelmesine neden olan ve Newroz’un Kürdler için önemine dikkat çeken Kürd tarihçilerden Mir Şerefxan, Dehhak’ın 21 Mart’ta demirci ustası Kawa tarafından tahttan indirildiğini ve Kürdlerin Kawa’nın torunları olduğunu ve kaydeder. BasHaber’in Newroz'a ilişkin sorularını yanıtlayan Kürdolog Prof. Dr. Kadri Yıldırım ise, “Kawa olayı bir mitoloji, efsane veya yaşanmamış bir olay değildir gerçektir” ifadelerini kullanıyor. Kürdistan’ın içinde bulunduğu duruma da dikkat çeken Yıldırım, Kürdlere zulm eden diktatör ve kralların varlığının devam ettiğini savunuyor.



-Kürdlerin ulusal günü olan 21 Newroz mitoloji mi gerçek mi? Newroz’un tarihi kaynaklardaki yeri nedir?

 

Newroz, kelime anlamı olarak ‘Yeni Gün’ demektir. “Neo, new“ gibi kelimeler yeni anlamına geliyor; “roj, ruz, ruj“ gibi farklı tanımlamalar da “gün“ anlamına geliyor. Dolayısıyla “yeni gündür.“ Yeni gün dendiği zaman akla ne geliyor, daha önce nasıl bir durum vardı ki bu durumun üstüne yeni bir gün ve bu yeni bir bayram atmosferine kavuştu? Tabi herkesin aklına Kawa meselesi ve onun Dehhak ile yaptığı mücadele geliyor. İşin ilginç tarafı, Kürd yazar ve araştırmacıları yazdıkları eserlerinde, çalışmalarında, araştırmalarında, Kawa’nın Dehhak’ı öldürmesi olayına, Kawa’nın demircilik önlüğünün (Direxş-ê Kawiyan) bir sancak haline getirilişine bir nevi ‘efsane/mitoloji’ gözüyle bakıyor. İslam tarihi kaynaklarına bakıldığı zaman Kawa-Dehhak mücadelesinin yaşanmış bir olay olduğu görülüyor. Yani ben, en azından 6-7 yıllık medrese tahsilime dayanarak söylüyorum: Başta Taberi ve Yakubi’nin çalışmaları başta olmak üzere birçok İslam tarihi kaynağında Kawa olayı ve Dehhak’la olan mücadelesi yaşanmış bir olay olarak geçiyor.

 

İslam tarihi kaynaklarında geçtiğine göre Kawa’nın yaşadığı dönemde Suriye topraklarında Dehhak adıyla zalim bir hükümdar varmış. Bunun iki omuzu üzerinde yılanı andıran, bir nevi kanserli iki ur çıkmış ve kendisine yapılan tavsiyede eğer her gün iki gencin beyni kanserli yere sürülürse urun iyileşeceği söylenir. Bu da onu deniyor. Ta ki sıra Kawa’nın oğluna geldiğinde o zaman Kawa da ‘Edî Bes e!’ der. Evladını bu yolda kurban verildikten sonra, Dehhak’a karşı bir mücadele veriyor, Dehhak’ı öldürüyor, öldürdükten sonra tahta Feridun diye bir padişahın gelmesine önayak oluyor. Dehhak’ı öldürmeden önce taraftarlarına “Dehhak’ı öldürürsem, ateş yakacağım, sonra demirci önlüğümü bir direğin ucuna takarak yükselteceğim. Bu, Dehhak’ı öldürdüğüme dair bir gösterge olacak” diyor.

 

 

Kawa özgürlük sancaağını (Direxş-ê Kawiyan) dalgalandırırken, kürdler arkasından gitmekteler...(Üllüstrasyon) Kürd mitolojisinde, Tiran'a karşı mücadele eden Demirci Kawa'dır.

İşgalci türk devleti'nin başı Erdoğan gibi masum kürd katleden tiran Kral Demawend (Damavand) dağındaki bir mağarada zincirlenmiştir.

When Arab occupation and plunder armies used Islamic ideology as a tool of great hegemony and expansionism and reached the borders of Kurdistan and Ajamistan (Persia & Iraq) they either destroyed or plundered all Kurdish cultural values. Blacksmith Kawa's apron, which has been used as a flag and a tribal symbol since Newroz (liberation) day = The diamonds and other ornaments on the Darakht-e Kawiyan were plundered by the Islamic Caliph. And destroyed thıs symbol of the Aryans (Kurds, Parsecs and other) tribes of the region. This flag, which represented the these Arian tribes until today, was burned and destroyed by the Arabs.

(Arab işgal ve talan orduları islami ideolojiyi büyük bir hegemoni ve expansiyonizm aracı olarak kullanıp Kürdistan'ın ve Acemistan'ın (Fars ve Irak) sınırlarına dayandığında, bütün kürdi kültürel değerleri ya tahrip etti yada talan. Newroz (kurtuluş) günü'nden beri bayrak ve kavimsel bir sembol olarak kullanılan Demirci Kawa'nın önlüğü = Datakht-e Kawiyan'ın üzerindeki elmas ve diğer müchvher süs taşları islam halifesi tarafından yağmalandı ve Aryani (kürdleri, parsekleri ve bölgenin diğer) kavimlerini o güne kadar temsil eden bu bayrak araplar tarafından yakılarak tahrip edildi.)

 

 

-Kawa sancağından bahsediyorsunuz. Kawa’nın önlüğü nasıl sancak oldu? O sancağa kimler sahip çıktı?

 

Asıl burada bu noktaya gelmek çok önemlidir. Hem Taberi, hem Yakubi hem de diğer İslam kaynaklarında şöyle geçiyor: 'Kawa’nın bu önlüğüne bir aslan postu geçiriliyor, üstüne de mücevherat geçiriliyor ve bir sancak haline getiriliyor'. Aşağı yukarı bu olay 6 bin 600 yıl önce yaşanıyor. Onun sancak haline getirilen önlüğü Kürdlerin ve Farsların birlikte oluşturdukları ordularda bir sancak görevlisi tarafından Kawa’nın sancaklaştırılmış önlüğü ordunun en önünde taşınırdı. Yine tarih kaynaklarında söylenildiğine göre, bu sancakla girişilen her savaş başarıyla sonuçlanmış, bir nevi Kawa’nın bu sancağı kutsiyet kazanmış. M.Ö. 4600 yılında bu olay yaşanıyor.

 

Hz. Ömer dönemine kadar bu iş böyle gidiyor. Hz. Ömer döneminde Kürdlerle Farsların orduları ile İslam Ordusu arasında meydana gelen bir savaşta Sasani Ordusu yeniliyor, Sasani devlet arşivine giriliyor. Müslüman komutanlar tarafından Kawa’nın sancağını buluyorlar. Sancağın üzerindeki mücevherleri ganimet olarak dağıtıyorlar, bir şekilde bu sancak da yok ediliyor. Bu sancak, günümüze ulaşmış değil. Hz. Ömer zamanında Sasani devlet arşivinde somut olarak bulunmuş.

 

Kawa olayı bir mitoloji, efsane veya yaşanmamış bir olay değildir. Sancak Kawa’nın zaferinden sonra kazanmış olduğu son şekildir. Aslan postu geçirilen bu sancağın eni 8 arşın, yani 5 metre; uzunluğu 12 arşın, 7 metreye tekabül ediyor. Bel Amedî diye bir tarihçi var, onun tespitine göre üzerinde mücevherler vardı, dörtgen şekli bir şekli vardır, bir de altın suyuna batırılıp sıkı bağlanan yüz ip vardır bu sancak üzerinde. Firdevsi’nin Şahname’deki tasvirine göre bu sancak, bu bahsettiğim şekilde Sasanilerin devlet arşivinde bulunmuş.

 

Bizatihi kendi döneminde yaşanmış bir hadisedir. Bu böyle olunca artık yeni gün manasına gelen Newroz, Mart’ın 21’ine denk geldiği için her yıl 21 Mart hem Kürdler, hem de Farslar tarafından bir milli bayram olarak ele alınıyor, kutlanıyor. Öncelikle Kürdlerin ve Farsların kutladıkları bu bayram bilahare Türkler, Araplar ve başka kavimler de buna bir nevi sahip çıktı.

 

-Türkler, Araplar ve başka kavimler nasıl sahiplenmeye başladı?

 

Herkes kendi tarihine göre Newroz’u bir şekilde kendileriyle ilişkilendirmeye çalıştı. Kürdler ve Farslar açısından Newroz’un taşıdığı anlamın ağırlığı bu bahsettiğim yaşanmış olayda yatıyor. Yani Dehhak’a karşı Kawa’nın verdiği mücadele ve demirci olan Kawa’nın zafer sancağı haline getirilmiş bir iş önlüğü söz konusudur. Bunun yanında baharın kendini göstermesi, bir mevsim değişikliği, kışa karşı baharın vermiş olduğu direnç ve mücadele; havanın güzel olması, yavaş yavaş tabiatın yeşilliklere bürünmesi gibi durumlar da işin mevsimsel tarafını oluşturuyor.

 

Newroz Kürdler ve Farslar tarafından milli bayram olarak kabul edildikten sonra, İslam sonrası özellikle Abbasi zamanında İrani kavimler hem Kürdler hem de Farslar Abbasi’nin toplumsal yapısı içerisinde önemli bir yer tutuyordu. Newroz bayramı Abbasiler zamanında resmi bayram olarak kabul edildi. Nasıl ki bir kurban ve ramazan bayramı devletin resmi tatilleri kabul ediliyor, yine nasıl her ülkenin kendine göre milli bayramları varsa ve bu bayram resmi tatil günleri olarak kabul ediliyorsa, Abbasiler zamanında da Newroz bayramı resmi bayram olarak kabul ediliyordu. Kutlamalar, Abbasilerin hakim oldukları kentlerde, köylerde ve kırsal alanlarda birçok valinin, komutanın ve merkezinin halifenin katılımıyla bu Newroz bayramı kutlanılıyordu.

 

-Newroz Kürdlerin ve Farsların İslamiyeti kabul etmesinden nasıl bir süreçten geçti?

 

Kürdler ve Farslar, İslam’dan önce Zerdüştlük dinine mensuptu. Zerdüştlükte de Newroz’un önemli bir yeri vardır. Hz. Ömer Kürdler ve Farslardan oluşan orduyu mağlup ettikten sonra bir barış antlaşması yaptı. Bu antlaşmanın 8 maddesi vardır, bu maddelerden biri de Newroz ve diğer bayramlarla ilgili bir maddedir. Hz. Ömer’le Kürdler ve Farslardan oluşan ordunun imzaladığı antlaşmaya göre “Kürdler ve Farslar kendi Newroz da dahil olmak üzere milli bayramlarını serbest bir şekilde kutlayabilecekler” denildi. Bu madde hem o dönemde, hem Emeviler, hem de Abbasiler döneminde korundu. Abbasiler döneminde devlet adamları, valiler, vezirler ve komutanlar da Newroz kutlamalarına katılıyordu. Hz. Ömer’den sonra Hz. Ali zamanına baktığımızda enteresan bir durumla karşılaşıyoruz. İslam tarihinde ilk kez Hz. Ali, bir Newroz hediyesini kabul ediyor. Yani kendi döneminde kendisine bazı hediyeler sunuluyor, o da bunlar neyin hediyeleri olduğunu sorulduğunda, bunlar Newroz hediyeleri deniliyor ve Hz. Ali bu hediyeleri kabul ediyor. İslam tarihinde bilindiği kadarıyla Hz. Ali Newroz hediyelerini kabul ediyor.

 

-Peki Newroz Kürd literatürüne nasıl yansımış?

 

Ehmedê Xani’nin Mem û Zin’ine baktığımız zaman Ehmedê Xanî orada iki müstakil bölümü Newroz’a ayırıyor. Mem ile Zîn’in, sonra Sitî ile Tajdîn’in birbirlerini gördükleri tarih de 21 Mart’ta Cizre’de kutlanan bir Newroz gününe denk geliyor. Ehmedê Xanî, Mem û Zîn’de buna değinirken, Newroz için “Newroz a Sultanî” tabirini kullanıyor. Yani Sultanlara yakışır bir şekilde kutlanan Newroz, sonra “Beradetê qedîm ê Kurdistanî“ diyor. Yani kadim tarihten beri, çok eski tarihlerden beri Kürdistan’da kutlanan bir bayram olarak bize kaydediyor Mem û Zîn’inde. Bizim dikkatimizi çeken bir başka tespit de gene Ehmedê Xanî tarafından yapılıyor. Xanî, “mebna ber adetê mubarek“ diyor, Newroz için, Newroz’un kutlama geleneği için kutsal bir gelenek ifadesini kullanıyor.


-Zerdüştlük inancına ve ateş figürüne karşı oluşan algı için neler diyeceksiniz? Newroz’a karşı neden böyle bir algı var?

 

Günümüzde bazı şahıslar veya kesimler Newroz bayramının kutlanılmasının dinen haram olduğunu ileri sürüyor. Eskiden Zerdüşti gelenekte böyle bir geleneğin olduğunu, Zerdüşti gelenekte de ateş kültünün önemli bir yer tuttuğunu, hatta Zerdüştlük, tevhid dini olmasına rağmen bazı cahillerin ateş kültünü biraz daha fazla kutsayarak, adeta bir ilah bir mabut derecesinde kabul etmeleri gibi durumlara bakarak Newroz kutlamanın o ateşe ibadet gibi algılandığını, öyle bir şey çağrıştırdığını ileri sürüyorlar ve bunun dinen caiz olmadığını söylüyorlar. Dolayısıyla Hz. Ali’nin Newroz kutlamalarında hediye etmesinin altını çizerken ve Ehmedê Xanî Mem û Zin’inde buna önemli bir yer ayırdığını ifade ederken şuna getirmek isiyorum: eğer bu dinen haram ve yasak olsaydı hem Hz. Ali böyle bir Newroz hediyesini kabul etmezdi, hem de Ehmedê Xanî, Newroz için “Mübarek” gibi bir tanım kullanmazdı.

 

-Newroz’un modernizmin etkisi ile siyasi ve ideolojik bir biçim aldığına ilişkin yorumlar var katılır mısınız?

Kawa’nın Dehhak’a karşı verdiği mücadele ve kazandığı zafer artık Kürdler içerisinde bir direniş bayramı, bir direniş kutlaması olarak kabul ediliyor. Bazı istisnai durumları ayrı tutacak olursak Kürdler, tarihin derinliklerinden şimdiye kadar, maalesef hayatları hep başkaları tarafından yönlendirilmekle geçmiş, maalesef hep mağdur ve mazlum olarak günümüze kadar gelmişler. Kürdler hep ezilen bir pozisyonda olmuşlar ve bundan dolayıdır ki sürekli kendilerini ezenlere karşı bir direniş içerisinde olmuşlar. Med devleti yıkıldığından beri bu böyle olmuş. Şimdi de böyledir, Cumhuriyet’ten önce de böyleydi. Bu direniş, sancak geleneği artık milattan öncesinden başlayarak günümüze kadar bir şekilde canlı tutulmuş. Direnişi gerektiren zulüm, hakaret, baskılar canlı bir şekilde günümüze kadar gelmiş. Öbür milletlerin de şu veya bu şekilde tarihlerinde Newroz belki kısmen yer alıyor; ama Kürdler kadar Newroz’a bir direniş manası yükleyen, haklı mücadele perspektifiyle yaklaşan başka bir millet yoktur. Bu bakımdan Newroz, direniş ile Kawa Kürdlerle hep özdeşleşmiştir.

 

Newroz, çıkarken siyasi ve ideolojik olarak çıktı. Ortada Dehhak gibi zalim bir hükümdar var, bu zalim hükümdarın zulmettiği bir kitle var. Bu kitle ağırlıklı olarak Kürdlerden ve Farslardan oluşuyor. Newroz’un ortaya çıkmasını sağlayan etkenin kendisi zaten politik ve ideolojiktir. Ortada büyük bir mücadele ve bir kral zulmü var; bu zulme karşı sembol isim vardı. Bunun etrafında bir araya gelen kitle var. Bir de o sıralarda 6 bin küsur yıl önce çıkan durum ile 6 bin yıl sonra ortaya çıkan durum birbirine çok benziyor. Kürdistan’ın dört parçasının hepsinde biliyoruz ki 21. yüzyıla girdiğimiz bir süreçte bile birçok kral, diktatör yönetici Dehhak’ın misyonunu sürdürüyordu, hala da sürdürüyor. Dolayısıyla 6 bin küsur sene önceki durum Kürd tarihi açısından, Kürd toplumu açısından bütün canlılığını koruyor. 6 bin küsur sene önceki Dehhak zihniyetiyle 6 bin sonraki Dehhak’ları arasındaki fark yok. O yüzden ortaya çıkış noktası nasıl ki politik ve ideolojikse, hala da o canlılık sürüyor. Çünkü sebepler ortadan kalkmış değil.

M. Salih Batırhan

Bas News

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kurdish woman attending celebrate newroz in Diyarbekir

 

Kurdish women attending celebrate newroz in Southern Kurdistan

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

NEWROZ (yeni gün) KÜRD MİLLİ GÜNÜ & BAYRAMI KUTLU OLSUN!

"NEWROZ" = Kürd Ulusal Günü ve Bayramı'dır ve fetihçi islam orduları ve işgalci-ırkçı türk istilasından sonra kürd halkının esaretten kurtuluş mücadelesinin sembolü olmuştur. Kürd ulusal günü ve bayramı Newroz istilacı İslam Halife devletleri Newroz'u yasakladı ve Newroz'u kutlayan kürdlerin dilini kılıçla kesti. İşgalci türkler kürd ulusal bayramı Newroz'u kutlayan kürdleri işkencehanelerde katletti ama Newroz ateşi asla sönmedi ve ta ebediyete kadar da hiç sönmeyecektir!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

NEWROZ BİR MİTOLOJİ MİDİR,
YOKSA YAŞANMIŞ GERÇEK BİR OLAY MIDIR?

 

 

 

Demirci Kürd Kawa   <vs>   Asur Kralı (Dehaq)

 

 



- NEWROZ KÖLECİ ASUR VE FARS KRALLARININ BOYUNDURUĞUNA VE ZULMÜNE KARŞI VERİLMİŞ BAŞARILI BİR MÜCADELE OLUP GÜNÜMÜZE KADAR BÜYÜK BİR COŞKUYLA KUTLANARAK ANLATILAN ŞANLI KÜRD ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ TARİHİDİR:

- Newoz, tarihte yaptıkları son derece vahşi ve hunhar zulümleriyle meşhur KÖLECİ ASUR ve FARS krallarının boyunduruk ve zulmünden kurtulmak ve özgürleşmek mücadelesi tarihidir.

___________________

Bu sorunun cevabı, sürekli ve yoğun bir üretim faaliyeti içinde bulunduklarından dolayı, tarih tutanağı yazma konusunda ihmalkar davranmış, medeniyete çok büyük hizmetler vermiş iki büyük halkın yaşayış ve hizmet anlayışında saklıdır. Üretici fenikeliler hakkında da en ilk tarihi alfabelerden birini yarattıkları halde fenikelilerin kendilerinin yazdığı fazla yazılı belge yoktur. İnsanlık tarihinde ilk ekin eken ve ilk yerleşim birimlerini kuran KÜRDLERİN ve ilk alfabeyi ve en ilk gemi dümen tekniğini icat ederek medeniyetin en ilk gemicilik sanatını icat etmiş olan fenikelilerin, bu iki halkın NEDEN kendi tarihlerini yazmadıkları sebebinde saklıdır. Ama bu halklar kendi tarihini mutlaka yazmıştır ve bu tarihi belgeler bulunduğu halde avrupalı ırkçı şöven asurologlar tarafından asurlulara mal edilmiştir.

Hem kürdler ve hemde fenikeliler eski ve antik çağlarda tarihlerini yazmamış olan iki halk olarak tanınmaktadır. Kürdler hala güçlü ve yoğun bir şekilde tarih sahnesinde mevcut bulunmalarına mukabil, ne yazık ki fenikeliler ve fenikeliler gibi daha birçok kadim halklar, kurt yatağı Ortadoğu bölgesindeki islamcılık ve aşırı milliyetçilik ideolojilerinin yolaçtığı ırkçılık yüzünden tarih sahnesinden silinmiştir.

Kürdler yakın tarihte ve özellikle de çağımızda kendi tarihini araştırmaya ve yazmaya başlamıştır.

Ayrıca kürdlerin asla yazılı tarihi olmamıştır demekte çok yanlıştır çünkü bölgemizde vuku bulan türk, arap ve moğol istilaları döneminde onlarca büyük kütüphane ve arşiv yakılarak imha edilmiştir. Ayrıca milyonlarca kitap içeren tarihi büyük İskenderiye Kütüphanesi islam Halife’si emriyle yakılarak bütün Kürdistan ve Ortadoğu ve tarihi karanlık içinde kalmasına vesile olmuştur.

Ancak bu son yıllarda kürdlerin kendi tarihini yavaş bir çalışmayla olsa da araştırmaları ve bilimsel teknik devrimin ilerlemesi sayesinde bölgemizde yapılan arkeolojik ve DNA tetkik ve araştırmaları neticesinde kürdlerin tarihi ile ilgili çok ilginç ve önemli konular yavaşta olsa aydınlığa kavuşmaya başlamıştır..

Bu dikkat çekici konuların başında, kürdlerle birlikte ve aynı tarihte birçok ortadoğulu kavmin kutladıkları Newroz Bayramı gelmektedir.

Newroz bir tarihi kürd milli bayramıdır ve hatta kürdlerin milli günüdür. Günümüzde ise vazgeçilmez bir kürd bağımsızlık ve özgürlük mücadelesi sembolü ve esin kaynağıdır.

Tıpkı nasıl ki bugün Newroz tek ve vazgeçilmez bir kürd milli değeri ise, tarihte de öyledir. Çünkü Newroz sadece ve sadece kürdlerle alakalı ve de yaşanmış gerçek bir tarihi vakıadır.

1- Newroz: YENİ YIL'ın ilk ayıdır.
2- Newroz: KÜRDLERİN ULUSAL BAYRAMI'dır.
3- Newroz KÜRDLERİN Mezoptamya bölge halklarına HEDİYE ETTİĞİ bir ŞENLİK ve BAYRAM GÜNÜ'dür.


Newroz geleneği ne farsların, ne afganların, ne asurların geleneğidir, fakat kürdlerin yarattığı ve bu halklar arasında yerleştirdiği bir KÜRDİ GELENEK’TİR.

Bugün farslar, tacikler, afganlar, asurlar (akitu) ve Ön Asya'nın daha başka halkları Newroz'u kutlayabilir ama bu Newroz'un onların geleneği olduğu anlamına gelmiyor. Çünkü Newroz geleneği'nin kürdler tarafından başlatıldığı konusunda etimoloji ve arkeoloji tarafından kuvvetli emareler var elimizde.

Dilbilimci Ali Karduxos: ''Newroz bayramı, toprağı ilk ekenlerin, yılın 12 ay olduğunu hesaplayıp, hangi ayda tohumun toprağa konması gerektiğini, tohumun hangi ayda yeşerdiğini bulanların bayramıdırr. Newroz Neoliti Devrimi yapan cografyadakilerin yarattığı bir gelenektir, bir bayramdır. Buda kürdçe'mizde NÛ-NEW ile RO-ROJ kelimelerinden anlaşılmaktadır. Bu olgu arkeolojik bulgulardan da ispatlanmaktadır. Arkeologlara göre ilk toprak ekimi, buğday, arpa, mercimek, nohut, bezelye Kürdistan coğrafyasında ekilmiştir. (Bakınız Science Dergisi 1997.11.14).  Bu olay  Dilbilimi (etimoloji) ile de doğrulanmaktadır. Tohumu ilk toprağa koyanlar, bir yılda gökteki ayın 12 kez dolup boşaldığını görerek keşfetmişlerdir. Mevsimin aylarını bilmek ekim yapmak için zaruridir. Eski takvimlerde mart (Newroz) ayı birinci aydır.'' diye yazıyor.

Kürdlerin ataları tarihte ilk tarım ve hayvan besleyici üreticiler idi ve bu her iki üretim sanatı medeniyeti doğurmuş bir sanat ve kültürdür. Kürdler asurlulardan çok önce yerleşik olup ekim ve hayvancılık sanatı icra ettikleri tarihçiler tarafından da iddia edilmektedir. Örneğin İsveçli tarihçi Carl Elof Svenning ‘’Kürdler Asya'nın çiftçileri ve hayvan ürünleri üreticisi olarak Asya'nın ekonomik hayatında önemli bir rol oynamışlardır - Bu rolü çok eski çağlardan beri oynamış olmaları lazım. Belki bir zamanlar asurlulara atı kürdler tanttı. Ve kürdler hala da belli ölçüde at beslerler'’ (1964) diye yazıyor. Rus tarihçi Diyakonov: "Kürdler, Buğday bitkisini keşfederek bu bitkiyi dönüştürüp insanlığın ana besini haline getirdiler. Bu buluşları insanlık tarihine büyük hizmet etti. Kürdler komşu haklarını tanıyan ilk millettir. Eski tabletlerde bu açıkça görülür." (1915-1999).

Yine rus tarihçi Basil Nikitin: Bazil Nikitin: “kürdler çok başarılı ekicilik yapan iyi tarımcıdırlar. Hakkari dağlık bölgesinde bile taraça taraça dizilmiş tarlalar halinde,
çok iyi planlanmış ve bakımlı sulama sistemiyle tarım yaparlar.” (1880), diye yazmış.

Sonra Newroz mitoloji değil, yaşanmış bir olaydır.

NewROZ, tarihte yaptıkları son derece vahşi ve hunhar zulümleriyle meşhur KÖLECİ ASUR ve FARS krallarının boyunduruk ve zulmünden kurtulmak ve özgürleşmek mücadelesi tarihidir.

Asur imparatorlukları tarihte KÖLECİ ASUR olarak tanınıp son derece vahşi ve saldırgan anılırken, kürd krallıkları ise hiçbir kavme saldırmayan üretken ve son derece barışçıl uygarlıklar olarak anılmaktadır. Ta kimse kürdlere saldırmasana kadar kürdler kimseye saldırmamıştır ve tarihte hiçbir kavmi köleci asurluların yaptığı gibi kölelileştirmemişlerdir. Örneğin köleci asurlular gelişkin bir medeniyet kurmuş olan kürdlerin ataları urartuları, ta çocuklarına varana kadar köleleştirip, urartuların sanat, teknik ve medeni buluşlarını kendi adlarına kayıt etmişlerdir.

Newroz öyle çok eski tarihi bir devirde değil, MÖ 612 yılında köleci Asur imparatorluğu’nun tıkılıp kürdlerin Asur esaretinden kurtulmasıyla vuku bulmuştur.

Newroz kürd imparatorluğu medlerin MÖ 612 yılında köleci Asur imparatorluğuna saldırarak, asurluların artık bir daha tarih sahnesine siyasi bir güç olarak çıkmama şeklinde ebediyen mağlup ve mahkum etmiştir.

Köleci Asur İmparatorluğu’nun bu acı akibeti barbarlıkta sınır tanımayan işgalci islamo-faşist köleci türklerin de akibeti olacağı muhakkaktır.

Yaşasın Newroz!
—— Yaşasın newrozlarda hep yükselen kürd halkının bağımsızlık, özgürlük, eşitlik, demokrasi ve laiklik mücadelesi!

21.03.2020

Goran Candan

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kürdler işgalcileri ve özellikle ve en ilk önce de türk işgalcilerini ülkeleri Kürdistan'dan ÇIKARACAKLARDIR.

 

 

 

 

 

 

 

 

Hunermend Hîivron Turanli

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

The Kurdish National Day NEWROZ celebration in Kurdistan's Capital Diyarbekir - over 500 000 people participated today 21 March 2019 ..

Newroz geleneğini yaratanların kürd olduklarının başka bir bir kanıtı: kürdlerin ekseriyetinin tüm infaz edilme, işkence görme, hapse konulma,
şiddetli yasak ve engellemelere rağmen Newroz günü Newroz’u kutlamaktan asla vazgeçmemelerdir..

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

21 März 1967, Newroz..

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



Kurdên Riya Heq (elewî), ji êla beraziyan Newrozê pîroz dikin, parêzgeha Gurgumê (Mareş), bakurê Kurdistanê, 1904 (Mark Sykes, pirtûka Dar ul Îslam)

Kürdler Newroz Piyesi oynarlarken 1904

''Kürdlerin bir çok Newroz kutlama ritüeli bulunuyor. Bunlardan biri, Newroz günü bir kişi seçilerek 'Mir Newroz' ilan edilir.
Bu kişi halka baskı yapınca halk Mir Newroz'un cezasını keser ve kutlama yaparlar.'' (Tiyatro gösterisi) Eyüp Gobanci, Aryan ['İran'] Kutlamaları ve Ritüelleri
Burada bahsedilen kutlama ritüeli Mahabad Bölgesinde ait olup, Antik Çağdan günümüze ulaşmıştır.
Mir Newroz 'Tiranı' sembolize etmektedir.

 

 

 

Et-Tabary's Conquest of Persia by the Arabs, (Continued from Volume First,) and Death and Character of 'Omar

 

 

 

 

Demavend Dağı 1850

 

Newroz ve Kawa Bayramı Nedir? Kürdler her yılın Ağustos ayında “Cejn-i Kurd” dedikleri bayramı burada kutlardı. “Kawa Bayramı” olarak bilinir ve Newroz’dan bağımsız ulusal bir bayram olarak icra edilirdi. Dağ, Kürd mitolojisinde önemli bir yere sahiptir. Kürder, Kawa liderliğinde Dehak’ı yenip bu dağda zincire vurmuştur.

Gezgin Yâkût el-Hamavî bu bölgeyi ziyaret etmiş ve halktan duyduğu efsanelere inanmakta zorlandığı için dağa tırmanmıştır. Hamavî Demavend Dağına yaptığı yolculuğu şöyle aktarır: “Dağın orta bölümüne büyük zorluklarla ulaştım. Güneş dağa çarpınca sanki alevler saçıyordu. Farklı yönlerden gelen sesler mağaralara çarpınca ilginç melodiler ortaya çıkıyordu. Bazen insan sesi, bazen at sesi ve çığlıklar ve bağırışlar duyuyordum. Halka göre bu sesler antik insanların diliydi..

.” Dağda kükürt buharı olduğu için halk tarafından ‘atların nefesi’ diye yorumlanmıştır.

 

 

 

Förfäderna till kurder heititerna hade en festival som hölls i början av våren, 21 mars, namngiven Ezen Purulli eller Ezen Wurulli och arrangerades i staden Nerik. Vårdagjämningen firades som fertilitetsritualer, där ceremonier hölls och slutade i ett heligt äktenskap. Syftet med festivalen var att vitalisera jorden och övervinna vinterns krafter. Denna festival var tillägnad jordgudinnan Hanahanna, gift med en ny kung. På kvällen samlades folk för middag för att tacka gudarna och mor-och farföräldrarna för deras välsignelser. De två gudomliga orden förenas med namnet på denna fest, förblir fortfarande i det kurdiska språket och ger samma betydelse. Eftersom det hetiska ordet Azan som betyder högtid, har idag förvandlats till Cejin på kurdiska och 'pur pu'r eller 'wur' betyder på det heitiska språket jorden eller fosterland. Detta ord i kurdiska språket har blivit till erd vilket också betyder jord. Ezen Wurulli betyder jordens dag. Bşrjan pğ jordbrukssäsongen och nypremiären av jordbruket under vårsäsongen.

 

 

 

 

OM DET KURDISKA SPRÅKET

KURDISK NEWROZ MAT

KURDISK MAT

KURDERNAS HÄRKOMST

 

KURDISH MYTOLOGI

VACKRA NEWROZ BILDER

NEWROZ MÎTOLOJÎ DEĞİL - YAŞANMIŞ

 

 

 


Foundation For Kurdish Library & Museum